İdari ve Vergi davaları, ne işe yaradıkları ve nasıl açıldıkları yönünden yasal problemler yaşayan ve hakkını savunmak isteyen kişiler tarafından merak edilmektedir.
İdari dava, bir taraftaki devlet yetkilisi ile diğer taraftaki bir kişi arasındaki bir davadır. İdari davalar, idari usulle yönetilir ve hukuk usulüne göre farklılık gösterir.
Vergi davaları ise, ortaya çıkan vergi anlaşmazlıklarının çözümüne yönelik olarak bu anlaşmazlıkların mahkemeye taşınması ve yasal olarak çözüme kavuşturulmaya çalışılmasıdır.
Daha önce de bahsedildiği üzere İdari davaların usulleri, ulusal hukuk sisteminin çeşidine göre değişir.
İdari davada, açılan dava devlet kurumlarına ve onların yaptıkları işlere karşı açılır. Bu davalarda idari işlem ve eylemlerin yerinde olup olmadığı denetlenmez, hukuka uygun olup olmadığı denetlenir.
İdari davaların açıldığı yerler:
Özel yasalarla yetki alınmış durumlarda değişiklikler olabilse de İdari davaların açıldığı mahkeme dava konusu olmuş idari işlemin yapıldığı yerde olmalıdır.
Doğrudan idare ve vergi mahkemesine gidilip elden teslim edilmelidir. Dilekçe verilirken posta gideri ve dava harcı alınır. Daha önce mahkemeye gidilip posta gideri ve harç parasının miktarının öğrenilmesi faydalı olur.
İdare (bir kamu kurumu) hukuka uygun olmayan işlemler ve işler gerçekleştirmişse bunların iptali için açılır. Ya da bu hukuka aykırı işlerin veya işlemlerin sonucunda ortaya çıkan zararın karşılanması için açılır.
Dava açılabilmesi için iş ya da işlem herhangi bir kamu kurumu tarafından yapılmış olmalıdır. Ve kamu kurumu tarafından yapılan işin tamamen, kesin olarak bitmiş olması gerekmektedir. Eğer işlem devam etmekteyse, kararın değiştirilmesini istemek için başvuru yapma fırsatı varsa ya da başka bir mevkiinin onayı gerekiyorsa bu işlem tamamen bitmemiş demektir.
İdari yolların tamamen bitmiş olması gerektiğini söyledik. İşlem tamamen bitmişse ve kişinin hakkı bu idari işlemlerden ihlal edilmişse idari dava açılmadan önce ilgili kamu kurumuna başvurulmalıdır. Kamu kurumundan kişinin hakkının yerine getirilmesi istenmelidir.
Vergi davaları; harçlar, vergiler ve bunlara bağlı ceza ve faizler ile fon, kur farkı gibi şekillerde adlandırılan vergi benzeri mali sorumluluklara bağlı vergi yargısının karşısına çıkan anlaşmazlıkları ifade etmektedir.
Vergi davaları, idari yollara başvurulmuş ancak çözülememiş uyuşmazlıkları veya idari yollara başvurulmadan direkt olarak yargısal yollarla çözülmek istenen anlaşmazlıkları kapsamaktadır.
Vergi davasının açılabilmesi için yükümlü kişiyle idare arasında dava konusu olabilecek bir uyuşmazlık olması gerekmektedir.
Kaçakçılığa ortak olma ya da kaçakçılık yapma, vergi mahremiyetini ihlal etme gibi kişisel özgürlüğü tehdit edici durumlarda ceza mahkemeleri işin içine girer. Bu durumlardan vergi yargısı sorumlu değildir.
Vergi davalarının kapsamından üç başlıkta bahsedecek olursak:
Bunlara ek olarak, tümünün tahsilatı sırasında ortaya çıkan uyuşmazlıklara bağlı davalar da eklenebilir.
Vergi davaları, idari davaların özel bir tipidir. İdarenin işlerine ve işlemlerine karşı açılmaktadır.
Vergi mahkemelerinde dava açılabilmesi için vergilendirme yapılmış olması, cezanın verilmesi, komisyon kararlarının tebliği, ödemenin yapılmış olması ve aynı zamanda ödemeyi yapan kişi tarafından verginin kesilmiş olması gerekmektedir.
İdari ve vergi davaları hakkında kısaca bilgi verdik. Eğer sizin de bu konularda danışmaya ihtiyacınız varsa, Bursa avukat araştırması yapmaktaysanız bize başvurabilirsiniz. Bursa avukat konusunda seve seve yardımcı oluruz.
Herhangi bir yardıma ihtiyacınız olursa, lütfen bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin. 1 iş günü içinde size geri döneceğiz. Veya aceleniz varsa, bizi şimdi arayın.
0 534 222 25 31
avukat@ozgeata.av.tr